Rudyard Kipling - Orman Kitabı
“Orman Kitabı”nı bilmeyen yoktur her halde. Birçok defa çizgi filmi ve filmi yapılmıştır. Öyle ya da böyle Mowgli’nin hikâyesini duymuşsunuzdur. Ben de en sevdiğim yazarlardan biri olan Jorge Luis Borges’in övgüyle bahsettiği Rudyard Kipling’in “Orman Kitabı”nı okumaya karar verdiğimde sadece Mowgli’nin hikâyesini okuyacağımı zannediyordum. Ancak öyle olmadı. Kitapta ormanda kurtlar, ayı ve siyah bir panter tarafından büyütülen bu orman çocuğunun hikâyesi ile birlikte birbirinden güzel başka öyküler ve şiirler de var. Hepsinin ortak noktası ise hayvanlarla ilgili olmasıdır.
Kipling her hikâyeden sonra oradaki karakterle ilgili bir şiir koymuş kitaba. Tabii ilk üç hikâyede Mowgli’yi görüyoruz. Kaplan Shere Khan’a yem olmaktan kurtulan, kurtların sahip çıkıp büyüttüğü, ayı Baloo ve siyah panter Bagheera’ın eğittiği Mowgli’nin büyümesi, ormandaki yaşamı, insanlara karışması ve Shere Khan’dan intikam alması. Aslında hikâyeyi bilmeme rağmen kitaptaki bütün ayrıntılar ile keyifli bir okuma oldu.
Mowgli ile ilgili hikâyede yazar bize bir Orman Kanunu’ndan bahseder. Hayvanlar hiçbir zaman spor olsun ya da zevk için öldürmezler. Onlara her ne kadar hayvan desek de bazen kendilerini savunmak, çoğu zaman da yaşamlarını devam ettirmek için avlanır ve öldürürler. Bu hikâyede de yazar başka bir orman kanunundan bahseder.
Kitabın devamında ise Kipling bizi farklı bölgeler ve hayvanların öykülerini anlatıyor. “Beyaz Fok” başlıklı hikâyede diğerlerinden farklı olarak beyaz renkte doğan bir fokun, bir gün insanların sürüsünden her yıl yüzlerce foku öldürdüğünü görmesi üzerine harekete geçmesini anlatıyor. Bu fokun amacı türünü insanların kıyımından kurtarmak ve insanların ayak basmadığı bir yer bulmaktır. Bunun için azimle çabalar.
"Rikki-Tikki-Tavi" başlıklı hikâyede ise bir firavun faresi var. Bu firavun faresi insanlar tarafından kurtarılır. O da karşılığında onları ve evin bahçesindeki diğer hayvanları büyük bir tehlikeden, kobra yılanından kurtarır. Çok güzel yazılmış ve anlatılmış bir öykü.
Kitabın devamındaki “Fillerin Toomaisi” başlıklı öyküde yazar bizi Hindistan’a götürüyor. Fil seyisleri, avcıları ve “fillerin dansı” ile ilgili ilginç bir hikâye. Sonda ise “Majesteleri'nin Hizmetkarları” başlıklı hikâyede ise insanlar tarafından farklı işlerde kullanılan at, katır, deve, öküz ve fil gibi hayvanların diyalogları var. Bir anlamda insanların bu hayvanları kullanmasını onların gözüyle bize anlatıyor.
Bu hikâyede atların fillere iki kuyruklu demesi çok ilginç ve komik bir ifade olarak göründü bana: "İki kuyruklu!" dedi asker atı. "Ona dayanamıyorum. İki tarafta da kuyruğu olması adil değil!"
Rudyard Kipling
Orman Kitabı
Özgün adı: The Jungle Book
Çev: Gökçe Yavaş
İthaki Yayınları
İstanbul
2016
184 sayfa.
Kipling her hikâyeden sonra oradaki karakterle ilgili bir şiir koymuş kitaba. Tabii ilk üç hikâyede Mowgli’yi görüyoruz. Kaplan Shere Khan’a yem olmaktan kurtulan, kurtların sahip çıkıp büyüttüğü, ayı Baloo ve siyah panter Bagheera’ın eğittiği Mowgli’nin büyümesi, ormandaki yaşamı, insanlara karışması ve Shere Khan’dan intikam alması. Aslında hikâyeyi bilmeme rağmen kitaptaki bütün ayrıntılar ile keyifli bir okuma oldu.
Mowgli ile ilgili hikâyede yazar bize bir Orman Kanunu’ndan bahseder. Hayvanlar hiçbir zaman spor olsun ya da zevk için öldürmezler. Onlara her ne kadar hayvan desek de bazen kendilerini savunmak, çoğu zaman da yaşamlarını devam ettirmek için avlanır ve öldürürler. Bu hikâyede de yazar başka bir orman kanunundan bahseder.
“Sebepsiz yere hiçbir şey emretmeyen Orman Kanunu, çocuğuna nasıl öldürüleceğini göstermek için öldürmesi dışında, tüm hayvanlara insan yemeyi yasaklar ki o zaman da hayvan, sürü veya kabile avlanma bölgesinin dışında avlanmalıdır. Bunun asıl sebebi de insan öldürmenin, er ya da geç, silahlarıyla fillerin üstünde beyaz adamların ve de okları, patlayıcıları ve meşaleleriyle kahverengi adamların gelişi anlamına gelmesidir. O zaman ormandaki herkes acı çeker. Hayvanların kendi aralarındaki nedenleriyse, yaşayan varlıklar içinde insanın en zayıf ve en savunmasız olmasıdır. Onlara dokunmak sportmenliğe yakışmaz. Aynı zamanda derler ki, ve doğrudur da, insan yiyenler uyuz olur ve dişleri dökülür.”
Kitabın devamında ise Kipling bizi farklı bölgeler ve hayvanların öykülerini anlatıyor. “Beyaz Fok” başlıklı hikâyede diğerlerinden farklı olarak beyaz renkte doğan bir fokun, bir gün insanların sürüsünden her yıl yüzlerce foku öldürdüğünü görmesi üzerine harekete geçmesini anlatıyor. Bu fokun amacı türünü insanların kıyımından kurtarmak ve insanların ayak basmadığı bir yer bulmaktır. Bunun için azimle çabalar.
"Rikki-Tikki-Tavi" başlıklı hikâyede ise bir firavun faresi var. Bu firavun faresi insanlar tarafından kurtarılır. O da karşılığında onları ve evin bahçesindeki diğer hayvanları büyük bir tehlikeden, kobra yılanından kurtarır. Çok güzel yazılmış ve anlatılmış bir öykü.
Kitabın devamındaki “Fillerin Toomaisi” başlıklı öyküde yazar bizi Hindistan’a götürüyor. Fil seyisleri, avcıları ve “fillerin dansı” ile ilgili ilginç bir hikâye. Sonda ise “Majesteleri'nin Hizmetkarları” başlıklı hikâyede ise insanlar tarafından farklı işlerde kullanılan at, katır, deve, öküz ve fil gibi hayvanların diyalogları var. Bir anlamda insanların bu hayvanları kullanmasını onların gözüyle bize anlatıyor.
Bu hikâyede atların fillere iki kuyruklu demesi çok ilginç ve komik bir ifade olarak göründü bana: "İki kuyruklu!" dedi asker atı. "Ona dayanamıyorum. İki tarafta da kuyruğu olması adil değil!"
Rudyard Kipling
Orman Kitabı
Özgün adı: The Jungle Book
Çev: Gökçe Yavaş
İthaki Yayınları
İstanbul
2016
184 sayfa.
Çok güzel bir kitap. Çizgi filmi de güzeldi. Emeğinize sağlık...
Bir de yeni çıkan bir filmi var. Onu da deneyin. Teşekkürler
okumuştum hatırlamıyoom ama mowgli ünlü kahraman yaa :)
Evet Mowgli ama daha fazlası var kitapta