Kitap yorumu: Terry Pratchett - Büyünün Rengi (Diskdünya Serisi - 1. Kitap)

Kitap yorumu: Terry Pratchett - Büyünün Rengi (Diskdünya Serisi - 1. Kitap)


Terry Pratchett’nin “Büyünün Rengi” kitabı, fantastik komedi türü bir roman. Yazar, sizi fantastik bir dünyaya götürüyor, ama bu fantastik dünyada her şeyi mizahi bir dille anlatıyor. Klasik fantastik kitap ve romanlardan çok uzak bir anlatımı var. Benim için zaman zaman bol güldürünün olduğu bir okuma deneyimi oldu.

Büyünün Rengi, Terry Pratchett’in Diskdünya Serisi’nin birinci romanı. Fantastik edebiyat türü arasında en iyilerden biri olarak kabul ediliyor. Bu seri aynı zamanda şimdiye kadar gördüğün en çok roman sayısına sahip seri. Diskdünya Serisi, tam 41 romandan oluşuyor. Herhalde yazar 2015 yılında vefat etmeseydi devamı gelirdi. 

Kitap yorumu: Terry Pratchett - Büyünün Rengi


Romanda fantastik dünyalara ait öğeler mizah dili ile ele alınıyor diyebiliriz. Kahramanlar, büyü, büyücüler ve fantastik dünyada görebileceğiniz her şey burada komedinin bir unsuruna dönüşmüş durumda. 

Romanın iki ana karakteri var. Birincisi İkiçiçek isimli bir turist, ikincisi ise Rincewind isimli bir büyücü. Daha doğrusu, büyücü denilmesine rağmen tam bir büyücü değil. Çünkü büyücülük okulunu bitirememişti. Eski bir büyü kitaplarından temel büyülerden biri Rincewind’ın zihnine sıçrayıp burayı işgal ettikten sonra başka bir büyü de öğrenmesine imkan yoktu. 

Bu romanda her şey olduğu ya da göründüğü gibi değil. Az önce bahsettiğimiz Rincewind bir büyücü ama hiç büyü yapamayan bir büyücü olması gibi. Her an ölebileceği olaylarla karşılaşıyor ama şans eseri bunlardan kurtuluyor. En ilginç yanı ise şans tanrısının ona karşı olması. Ölüm ise bir yandan onun canını almak için bekliyor ama bir türlü alamıyor. Evet, bu romanın karakterlerinden biri de Ölüm. Dediğim gibi her yönüyle farklı bir roman.


Kaplumbağa ve fillerin üzerindeki Diskdünya


Bu serinin adı Diskdünya. Çünkü az önce isimlerini saydığımız karakterler, bir dünya büyüklüğündeki disk üzerinde yaşıyorlar. Disk ise dört dev filin sırtında. Filler ise daha kocaman bir kaplumbağanın kabuğunun üzerinde. Kaplumbağa ise uzayda yoluna devam eder. 

İlkokul kitaplarında, eskiden insanların dünyanın şekli konusunda benzer inanışlara sahip olduğu, yani filler üzerinde dünya olduğu bilgisi veriliyor. İşte, Terry Pratchett’nin bu serisinde böyle bir dünya bekliyor okuru. Dünyayı sırtında taşıyan kaplumbağanın ismi ise “Dünya Kaplumbağası Büyük A'Tuin'i”.

Diskdünya bildiğimiz dünya gibi. Kıtaları, okyanusları, dağları, şehirleri ve medeniyetleri var. En soğuk yeri merkezi. Okyanuslar ise kenarından aşağıya doğru dökülüyor. Yani bildiğimiz anlamda bu dünyanın bir sonu var. 

Bir turistin Diskdünya’yı gezmesi


Kitap yorumu: Terry Pratchett - Büyünün Rengi (Diskdünya Serisi - 1. Kitap)


Roman, Diskdünya’daki Ankh-Morpork şehrinin tamamen yanıp harap olması ile başlıyor. Sebebi ise İkiçiçek isimli bir turistin başka bir kıtadan bu şehre gelmesi. Şehre, buradaki bazı yerler ve kahramanları görmek için gelmiştir. Ama gelişi büyük bir felaketin de başlangıcı olur. Ama korkmayın, turistimize hiçbir şey olmayacak. 

“Yaklaşık bu sıralarda, bloğun diğer tarafında oturan, o güne dek hep başarısız olmuş bir falcı billur kâsesine baktı, küçük bir çığlık attı ve hemen o saat mücevherlerini, çeşitli büyü aletlerini, elbiselerinin çoğunu ve satın alabileceği en hızlı atın üstünde pek rahatça taşıyamayacağı diğer tüm eşyalarını sattı. Sonraları, evi alevler içinde yıkıldığı zaman kendisinin de Morpork Dağları'ndaki görülmedik bir toprak kayması sonucu ölmüş olması, Ölüm'ün de bir mizah anlayışı olduğunu kanıtlamaktadır.”

İkiçiçek, ona eşlik eden Rincewind ile birlikte Diskdünya turu yaparak turist olmanın keyfini çıkarıyor. Bu arada yazar da okuru bir turist gibi Diskdünya’nın farklı yerlerine götürüyor. Yani okur da bir anlamda turist oluyor. İlk önce yanıp kül olan şehri, daha sonra ormanın derinliklerinde kaybolmuş gizemli bir tapınağı, daha sonra ejderhaların yuvası olan ters dönmüş bir dağı ve sonra da dünyanın kenarından okyanusun diskten aşağıya aktığı yerlere kadar bir turist gibi tüm Diskdünya’yı gezeceksiniz. 

Tabii İkiçiçek en çok hep kitaplarda okuduğu kahramanları görmek istiyor. Tabii onları görecek de. Hatta biri bir süre onun bu seyahatine eşlik edecek. İkiçiçek’in hayranlıkla bahsettiği kahramanlar konusunda Rincewind farklı bir görüşe sahip:

“Kahramanların sevmediği yanı, ayıkken intihar boyutlarında iç karartıcı, sarhoşken de cinayet işleyecek kadar manyak olmalarıydı.”


Turizm ve sigorta


Terry Pratchett’in Diskdünya romanlarının her biri farklı bir ya da birkaç konuyu mizahi dille ele alıyor. Şimdiye kadar böyle konulardan birincisinin turizm olduğunu anlamışsınız.

“İkiçiçek bir turistti, diskdünyada görülen ilk turistti. Rincewind, turist sözcüğünün "geri zekâlı" anlamına geldiğine karar vermişti.”

İşlediği ikici konu ise sigorta. Romanın ana karakteri İkiçiçek de bir sigortacı. Yaptığı işi diğerlerine nasıl anlattığına bakalım. 

"Skor-ta," diye tekrarladı Rincewind. "Tuhaf bir sözcük bu. Anlamı ne?"
"Şey, diyelim ki, ee, altın yüklü bir gemin var. Fırtınaya yakalanabilir ya da korsanların eline geçebilir. Bunun olmasını istemiyorsun, bu yüzden de bir skor-ta-bol-içesi alıyorsun. Son yirmi yılın hava raporlarına ve korsanlık kayıtlarına dayanarak yükün kaybolma olasılığını hesaplıyorum, sonra üstüne biraz ekliyorum, sen de bu olasılıklara göre bana bir miktar para ödüyorsun-"
"-ve de birazını-" dedi Rincewind, ciddi bir biçimde parmağını sallayarak.
"-ve sonra, eğer yük kaybolursa, zararını tazmin ediyorum."

Büyü ve kahramanlar


Romanda bir de kahramanlar ve büyü konusunda da mizah ile ele alınan kısımlar var. Buradaki büyüler ve kahramanlar bildiğimiz klasik fantastik romanlardan farklıdır. Büyü her zaman lazım olduğunda işe yaramaz ve kahramanlar da her zaman kahraman değiller. 

"Büyülerin hiçbiri işe yaramaz Bir tekini bile hafızaya işlemek üç ay sürer, sonra da bir kere kullanırsın, puf! diye uçar gider, işte bu büyü meselelerinin salakça olan yanı da bu. Yatak odanda çıplak bakireler yaratan büyüyü öğrenmek için yirmi yılını harcarsın, sonra da civa buharından öylesine zehirlenir ve eski sihir kitaplarını okumaktan yarı körleşirsin ki, o anda ne yapman gerektiğini hatırlayamazsın."

Bu da kahramanlarla ilgili kitaptan iki farklı alıntı. 

"Ha," dedi, "galiba bir dakika içinde kapı geri savrulacak ve sürüklenerek bir çeşit tapınak arenasına götürülüp, orada belki birkaç tane dev örümcekle ve Klatch vahşi ormanlarından üç metrelik bir köleyle dövüşeceğim ve sonra da sunaktan bir prensesi kurtarıp birkaç tane de nöbetçi öldüreceğim, sonra da bu kız bana dışarı giden gizli geçidi gösterecek ve birkaç tane atı çözüp hazineyle birlikte kaçacağız."

"Bu kadar mı hesapçısın?" dedi gıcırdayan bir sesle. "Sen Ölüm'ün ağzının içine bile cesaretle yürüyen Barbar Hrun?"
Hrun omuzlarını silkti. "Tabii," dedi, "Ölüm'ün ağzının içine girmenin tek nedeni O'nun altın dişlerini çalmaktır."

Yazar, serinin birinci kitabına Büyünün Rengi (The Color of Magic) ismini verdi. Çünkü bu fantastik komedi romanında büyünün de bir rengi var. Büyünün rengi de şöyle anlatılıyor.

“Bu, Kral Renk'ti, diğer önemsiz renklerin hepsi ona hayrandılar ve onun yavan yansımalarıydılar. Bu renk oktarindi, yani büyünün rengi. Canlıydı, parıltılı ve titreşimliydi ve de tartışmasız bir şekilde hayal gücünün pigmentiydi, çünkü her nerede belirirse belirsin, salt maddenin, sihirli zihnin güçlerinin uşağı olduğunu gösterirdi. Sihrin ta kendisiydi. Fakat Rincewind, hep bir çeşit yeşilimsi mora benzediğini düşünüyordu.”

Bu kitap bana bir yandan Douglas Adams’ın Otostopçunun Galaksi Rehberi serisini hatırlattı. Diskdünya fantastik mizah roman serisi olduğu gibi, Douglas Adams’ın söz konusu kitabı da mizah bilim kurgu romanı. İkisinin de ortak yanı fantastik ve bilim kurgu edebiyatını mizah ile harmanlamaları. 

Kitap yorumu: Terry Pratchett - Büyünün Rengi (Diskdünya Serisi - 1. Kitap)

 
Terry Pratchett
Büyünün Rengi 
Diskdünya Serisi - 1. Kitap
Özgün Adı: The Color of Magic
Discworld - Book 1
Çeviri: Ümit Tosun
İthaki Yayınları
İstanbul
1999
331 sayfa.

Next Post Previous Post
2 Comments
  • Unknown
    Unknown 7 Temmuz 2021 07:34

    Ellerinize saglik cok açıklayıcı olmuş

    • Cavanşir Gadimov
      Cavanşir Gadimov 9 Temmuz 2021 21:03

      Teşekkürler, iyi okumalar...

Add Comment
comment url

Benzer yayınlar