Kitap yorumu: Stieg Larsson - Ejderha Dövmeli Kız (Millennium Serisi 1. Kitap)

Kitap yorumu: Stieg Larsson - Ejderha Dövmeli Kız (Millennium Serisi 1. Kitap)


İsveçli yazar Stieg Larsson’un ilk romanı Ejderha Dövmeli Kız çıkar çıkmaz dikkatleri üzerine çekmişti. O zamandan bu yana ilgi çeken kurgusu, şoke eden öyküsü ve akıcı anlatımı ile en iyi polisiye romanlar arasında yerini almayı başarmış.

İsveççe özgün adı “Kadınlardan Nefret Eden Adamlar” olan bu psikolojik gerilim, polisiye ve suç romanı, İngilizceye “Ejderha Dövmeli Kız” (The Girl with the Dragon Tattoo) başlığı ile çevrilmiş. 

Romanın ilginç bir yönü var ki bu da yazarın ölümünden sonra basılması. Öyle görünüyor ki bir gazeteci olan Larsson, bu polisiye kitaplarını üçleme olarak yazmış ama basamadan kalp krizi sonucu ölmüştü. Tabii ölümünden sona basılınca da büyük ilgi gördü. Çok satanlar listesinde yer aldı. Bu kadar ilgi görmesi de boşuna değil. Şahsen kitabı elimden bırakamadığımı söyleyebilirim. 

Kitap önerileri: En iyi polisiye yazarları ve kitapları (40 yazar ve roman listesi)

Stieg Larsson – Ejderha Dövmeli Kız – Konusu

Kitabın bir değil birden fazla öyküsü var. Biri olası bir cinayet ve polisiye gizemi. Diğeri bir seri katil araştırması. Buna ilave olarak bir de bir gazetecilik öyküsü de içerdiğini söyleyebiliriz. Çünkü ana karakterlerden biri gazeteci. Tıpkı yazarın kendisi gibi.

Yazar kitaba bir gizem anlatarak başlıyor. Seksen iki yaşına gelen ünlü bir iş adamı Henrik Vanger, kurutulmuş ve çerçevelenmiş bir çiçek alır. Aslında 36 yıldır her yıl doğum gününde aynı tür hediye geliyor kendisine. Kimden geldiği belli değil. Ama bunun kaybolan yeğeni Harriet Vanger (cinayete kurban gittiğini düşünüyor) ile ilgili olduğunu düşünüyor. Polisin ve ailesinin tüm çabalarına rağmen 36 yıldır çözülemeyen bir olay. 

Ana karakterlerden gazeteci Mikael Blomkvist

Yazar başta anttığı bu gizemi bir kenara bırakarak romanın ana karakterlerinden biri olan Mikael Blomkvist’i anlatmaya başlıyor. Stieg Larsson karakterlerini çok ayrıntılı ve geçmişine inerek tanıtıyor okura. Daha sonra da başına gelen son olaya geçiyor. Blomkvist, Hans-Erik Wennerström isimli milyar dolarları yöneten bir iş adamının yolsuzlukları ile ilgili bir yazı hazırlayarak ortağı olduğu dergide yayınlar. Ancak sonuç olarak mahkeme onu iş adamına iftira atmaktan suçlu bulur ve para ile üç aylık hapis cezasına çarptırır.

Sonuçta, Mikael Blomkvist gazetecilik kariyeri bitme noktasına gelen, birikimlerini ceza olarak ödemek zorunda kalan ve üç ay hapis yatacak birisi. Yani zor durumda. Tabii itibarını kaybettiği için de ortağı olduğu derginin yazı işleri sorumlusu görevinden de ayrılmak zorunda.

Polisiye kitap önerisi: Agatha Christie - On Küçük Zenci

Hacker Lisbeth Salander

Kitap yorumu: Stieg Larsson - Ejderha Dövmeli Kız (Millennium Serisi 1. Kitap)

Bana göre Lisbeth Salander kitabın ikinci ana karakteri. Başta bahsettiğimiz gizemli olay bir kenarda beklerken yazar bu sefer de Lisbeth’i anlatmaya başlıyor. Bir güvenlik şirketinde çalışıyor. İçine kapanık, bazı psikolojik sorunları olan birisi. Mikael’in aksine bu karakterin geçmişi hakkında bu romanda çok az şey anlatılıyor. Aslında gizemlerden biri de bu karakterin geçmişi. Öyle görünüyor ki sosyalleşme sorunları da yaşayan Lisbeth’in geçmişinde onu derinden etkileyen olaylar yaşanmış.

Bir güvenlik şirketinde çalışan Lisbeth’e Mikael’i araştırma görevi verilir ki çok ayrıntılı bir araştırma ile inanılmaz bir iş çıkarır. Bu araştırmayı ise Henrik Vanger ısmarlamış. Çünkü aile geçmişini yazma bahanesi ile Mikael’i Harriet gizemini araştırma görevi verir.

Kayıp bir kız gizemi ve seri katil araştırması

Mikael Blomkvist bahsedilen olayı araştırmak için işe başlar. Vanger ailesi birkaç nesildir büyük bir şirketi yönetiyor. Vanger Grup bir aile şirketi. Aile her yıl bir gün sahip oldukları bir adada toplanıyor. Bu toplantının yapıldığı 1966 yılında 16 yaşındaki Harriet Vanger arkasında iz bırakmadan kaybolur. Aramalar sonuç vermez. Harriet’e ne olduğu bir gizem olarak kalıyor. Kimilerine göre bir kaza sonucu öldü, mesela denize düştü ve boğuldu. Bir iddia da kaçtığı yönünde. Ama Vanger şirketlerinde uzun süre CEO olmuş Henrik Vanger’e göre ise ortada bir cinayet var. Hem de aile üyelerinden birinin işlediği bir cinayet.

Mikael Blomkvist bu olayı araştırma görevini alır ama en başta bir sonuç beklemiyor. Çünkü 36 yıldır her yönüyle araştırılan ve bir sonuca ulaşılamayan bir var. Zamanla Lisbeth de ona yardım etmeye başlar. Yani bir süre sonra kaderleri kesişir. Tabii olayı araştırdıkça daha başka ve çok daha vahim olaylar, cinayetler, seri katil ve büyük bir aile dramı ortaya çıkar. Meğerse Vanger ailesinin arka bahçesinde ne büyük bir “mezarlık” varmış.

Polisiye kitap önerisi: Arthur Conan Doyle - Sherlock Holmes - Baskerville'lerin Köpeği

Kadına yönelik şiddet ve ırkçılık (Nazizm)

Yazar Stieg Larsson, bu romanın arka planında birkaç toplumsal soruna dikkat çekiyor. Tabii bunların İsveç’teki durumundan bahsediyor ama dünya genelinde de geçerli olan sorunlar. Birincisi kadına yönelik şiddet diğeri ise ırkçılık. Daha açık söyleyecek olursak, Vanger aile üyelerinden birkaçının Nazi ve Nazizm fanatiği olduğunu görüyoruz.

Yazar, kitabın dört ana kısmına başlarken, İsveç’te kadına şiddetle ilgili bazı istatistikleri paylaşıyor. Bu kitap bir yandan İsveç’i dünyaya tanıtan bir roman olsa da diğer yandan anti reklam görevi de gördüğünü söyleyebiliriz. Larsson bu kısa ve öz bir şekilde verdiği bilgilerle ülkesindeki kadına yönelik şiddete dikkat çekiyor. Tabii romanın karakterlerinden bazılarının da aile içi şiddet, kadına yönelik şiddet ve cinsel istismar olayları yaşadığını da söyleyelim. Bu açıdan romanda tasvir edilen bu olaylar okura zor anlar yaşatacak. 

Yazarın alıntıladığı söz konusu istatistikler ise şöyle:

  • İsveç’te kadınların %18'i hayatında bir kez bir erkek tarafından tehdit edilmiştir.
  • İsveç’teki kadınların %46'sı bir erkek tarafından darp ediliyor.
  • İsveç’te kadınların %13'ü ağır cinsel şiddete maruz kalıyor.
  • Yapılan araştırmalara göre İsveç'te cinsel şiddete maruz kalan kadınların %92'si en son yaşadıkları cinsel şiddeti polise bildirmemişlerdir.
Polisiye kitap önerisi: Paula Hawkins - Trendeki Kız

Ekonomi gazeteciliği ve ekonomik yolsuzluklar

Kitap yorumu: Stieg Larsson - Ejderha Dövmeli Kız (Millennium Serisi 1. Kitap)
Yazar Stieg Larsson

Kitabın polisiye ve suç konularını işlediğinden yukarıda bahsettik. Ama bununla sınırlı değil. Bu romanın konusu birkaç katmandan oluşuyor. Polisiye tarafı bitince işlediği bir diğer konu da ekonomi gazeteciliği ve büyük şirketlerin yaptığı yolsuzluklar ve yaptığı vurgunlar. 

Ana karakter Mikael’in (ekonomi konusunda uzman bir gazeteci) iş adamı Hans-Erik Wennerström ile yaşadığı olaydan yukarıda kısaca bahsetmiştik. Mikael Vanger ailesinin gizemleri ve sırlarını açığa çıkardıktan sonra bu sefer de söz konusu iş adamının kirli çamaşırlarını araştırmaya başlar. Sıra ondan intikam almaya gelir.

Ejderha Dövmeli Kız kitap yorumu

Şimdiye kadar Stieg Larsson’un Ejderha Dövmeli Kız romanı ile ilgili yorumumu ara ara verdim. Bence çok çarpıcı, çok yönlü ve gerçekten çok sürükleyici bir kitap. Yazarın ilginç bir tarzı var. Bir yandan okura bir psikolojik gerilim ve polisiye roman sunuyor. Diğer yandan ise İsveç toplumundaki çok önemli sorunlara dikkat çekiyor. Bunlara kadına yönelik şiddet, ırkçılık ve ekonomik yolsuzluklar şeklinde yukarıda sıralamıştım.

Romanda bahsedilen polisiye romanlar

Stieg Larsson romanda bir dizi polisiye kitaptan bahsediyor. Dorothy L. Sayers’in kapalı oda gizemi olan “Have His Carcase” bahsedilen polisiye romanlardan biri. Çünkü Ejderha Dövmeli Kız’da da benzer bir durum var. Herriet, giriş ve çıkışın olmadığı bir adada kaybolur. Adanın sadece bir köprü ile ana karaya bağlantısı var. Kız kaybolduğunda da orada bir kaza yaşanmış ve ada uzun bir süre ulaşıma kapalı kalmıştı. 

Romanda bahsedilen diğer polisiye yazarlar ve kitapları şöyle: Sue Grafton, Val McDermid'in The Mermaids Singing adlı polisiyesi, Ake Edwardsson, Elizabeth George ve Sara Paratsky.

Kitap yorumu: Stieg Larsson - Ejderha Dövmeli Kız (Millennium Serisi 1. Kitap)


Stieg Larsson

Ejderha Dövmeli Kız

Millennium Serisi 1. Kitap

İsveççe özgün adı: Man som hatar kvinnor (Kadınlardan Nefret Eden Erkekler)

Pegasus Yayınları

İstanbul

2009

648 sayfa.


Next Post Previous Post
2 Comments
  • ışınonur
    ışınonur 10 Mart 2021 12:05

    Merak ettiğim bir kitap, ilk defa yorumunu okuyorum teşekkürler okuma listeme alayım :)

    • Cavanşir Gadimov
      Cavanşir Gadimov 10 Nisan 2021 12:49

      Çok akıcı bir kitap. İyi okumalar

Add Comment
comment url

Benzer yayınlar